Bursa’nın Turistik Yerleri


Uludağ

Uludağ ya da Olimpos Dağı, Bursa ili sınırları içinde, 2.543 m yüksekliği ile Türkiye’nin en büyük kış ve doğa sporları merkezi olan dağ. Eski bir yanardağ olan Uludağ, Marmara Bölgesinin en yüksek dağıdır.

Koza Han

Bursa’da Ulu Cami ile Orhan Cami arasında bulunan Koza Han 1491’de II. Bayezid tarafından dönemin mimarlarından Abdül ula bin Pulat Şah’a İstanbul’daki eserlerine vakıf olarak yapılmıştır. Koza Han eskiden ipek böceği kozalarının satışının yapıldığı bir yerdi.Kozalardan elde edilen ipek kumaşlar Bursa’nın tekstil merkezi olmasında ilk rolü oynamıştır.

Ulu Cami

Bursa kent merkezinde, Atatürk Caddesi üzerindedir. Çok ayaklı cami şemasının en klasik ve anıtsal örneği sayılır. I. Bayezid tarafından 1396-1400 yılları arasında yaptırılmıştır. Dikdörtgen planlı cami yaklaşık toplam 5000 metrekare boyutlarında olup 20 kubbe ile örtülüdür. Sekizgen kasnaklara oturan kubbeler mihrap duvarına dik beş sıra halinde dizilmiştir.

Ulu Cami Şadırvan

Şadırvanın yapımı ile ilgili rivayete göre; Ulu Caminin yapımı için bazı yerlerin kamulaştırılması gerekir. Şadırvanın bulunduğu yer ise bir Musevi kadına aittir. Arazisini vermek istemeyen Musevi kadın bir gece rüyasında tüm insanların aynı yöne koştuklarını görür. Merakla nereye gittiklerini sorar “Cennete!” cevabını alır. O da koşmak ister ama arazisini vermediği için ona engel olurlar. Bu rüyadan çok etkilenen Musevi kadın ertesi gün arazisini, şadırvan yapılması koşulu ile verir.

Cumalıkızık

Bursa’daki Uludağ’ın güney eteklerine kurulmuş 5 Kızık köyünden biridir. Kuruluşu yaklaşık 1300’lü yıllara denk gelmektedir. Bir vakıf köyü olarak kurulan köyde, tarihi doku çok iyi korunmuştur ve Osmanlı erken döneminin kırsal kesim sivil mimari örnekleri günümüze ulaşmayı başarmıştır. Bu özelliği nedeniyle çok ilgi çeken ve ziyaret edilen bir yerleşim yeri olmuştur. Sık sık tarihsel filmlere mekan olmaktadır.

Yeşil Türbe

Yıldırım Bayezid’in oğlu Çelebi Sultan Mehmet tarafından 1421 yılında yaptırılmıştır. Mimarı Hacı İvaz Paşa’dır. Bursa’nın sembolü haline gelen yapı şehrin her yerinden görülebilecek bir konuma sahiptir. I. Mehmet Çelebi sağlığında türbeyi yaptırmış, 40 gün sonra da vefat etmiştir.

Muradiye Külliyesi

Muradiye Külliyesi, Bursa’da Osmanlı Sultanları tarafından yaptırılan son külliyedir. Sultan 2. Murat tarafından 1425-1426 yılları arasında yaptırılmış ve içinde bulunduğu semte ismini vermiştir.Külliye; cami, hamam, medrese, imaret ve külliyenin bahçesine daha sonraki yıllarda yapılan 12 türbeyi içerir.

Mudanya / Trilye

Trilye, Güney Marmara’da küçücük bir belde. İstanbul’dan araçsız gelecekler için en kolay yol Mudanya’ya kalkan deniz otobüsüne binmek. Oradan yarım saatte bir kalkan minibüslerle hemen Trilye’ye ulaşılıyor. Deniz yolunu katınca İstanbul Trilye arası 135 km.

Trilye’nin ismi ile ilgili birkaç varsayım var. Rumca üç aziz anlamına geldiği ya da ismin barbunya balığı demek olan “trigliya”dan geldiği rivayetler arasında. Aslında belde Cumhuriyet döneminde Zeytinbağı adını almış, fakat hala yaygın olarak Trilye olarak biliniyor ve kullanılıyor.

Trilye bölgesi Sit alanı olduğu için doğallığını hiç yitirmemiş. 1920’lerdeki Trilye resimlerinde yörenin görüntüsü nasılsa şimdi de hemen hemen aynı. Trilye ve çevresi antik çağlardan beri yerleşime açık olmuş. Bu yüzden attığınız her adımda tarihi bir eserle karşılaşıyorsunuz. Hatta bazı eserler köylülerin bahçelerinin içinde kalmış. Zeytinci Hasan’ın bahçesindeki tarihi çeşme gibi…

Tarihi kayıtlara göre Trilye’de 1908 yılında 820 hane varmış. 19. yüzyılın sonlarında ise beldede 109 Türk ve 3657 Rum’un yaşadığı kayıtlara geçmiş. Zaten köyde Rum ve Türk mimarisinin örnekleri görülebiliyor.

Fakat Trilye’de hiç Rum kalmamış. Sadece Yunanistan’da kurulan yine aynı isimli kasabada, Trilye’de oturanlar turistik amaçla beldeye sıkça geliyor. Zaten Yunanistan’daki Trilye ile Türkiye’deki, kardeş belde ilan edilmiş.